ÜÇLEME
Kar yağışına dolana ayçiçekleri,
Gün yüzü görmemiş, parçalanmış fasıllar
Tutunduğu ab-ı hayat dalı kopanlar
Yürekleri yetmeyenler nizam terazisine
Ağaçsız bir yaprak, yapraksız bir ağaç
Bayrağı dalgalanmayan onur
Hükmü geçmeyen gece, karanlık ve sen?
Ve çocukluğum; otlaklar,ovalar arasında yalnız,
Asma ağacındaki salıncağım,
Düşüp kolumu kırdığım çam ağacı,
Beyazını toplayamadığım pamuk kozam,
Zehrini damarlarıma saplayan kızıl akrep,
Yüreğimdeki ilk serum, ölüme ilk başkaldırı
Terazinin kefesinde gece, karanlık ve sen?
Bir tahteravallide havada hep asılı kalan ben
Yükünü kaldıramadığım eza, ızdırap, gözyaşım.
Bayrağını dikemediğim ey garip yolcu
Davullar çalıyor, ötüyor zurnalar
Bahşiş mi istersin ki ağlatıyor nağmeler
İşte orda bayramlığım, çakılmış beyaz duvarlara
Bütün ceplerinde gece, karanlık ve sen?
Gece bir hüzündür ki karanlıkta dolaşan,
Karanlık, bir isyandır ki seninle yoldaş,
Sen karanlık bir gecesin ki
Benden uzakta benimle kardeş?
Mehmet GÜRCAN
Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni
***
Oy Ver :
Site Map |
Arsiv |
GoogleBot |
Google |
xml |
dizi |
Webmaster |
Aşk |
xml |
Rss |
- Resimler -
Oyun -
Hadisler -
Dizi -
Geyik -
- Ataturk -
Kaybolan Yıllar -
Sohbet -
Yemek Zamanı -
Komik -
-
Google -
Smf -
vBulletin -
Cep Tel. -
Duyurular -
Secme -
konular-
Son Mesajlar-
Son Konular-
aşk arşivi-
seo arşivi-
Site Arşiv-
Site Haritası-
Video-
Sitemaps txt-
metacafe-
domain sorgula-
Kültür -
Msn Anlık İleti-