Geçen sabah, bir kuşun ötüşüyle uyandım,
Balkonda boyun bükmüş halini görüp yandım.
Ötüş değil bir feryat, acı dolu, ah dolu,
Bir titreyiş, bir korku, kana bulanmış kolu.
Soruverdim:
- Cankuşum, kimlerdir sana kıyan?
Bir inilti...
Kahrolur bu dertli sesi duyan.
Yalvarıyor, ağlıyor, iki güzel minik göz,
Bu tabloyu gerçekten anlatamaz hiçbir söz.
Dedim kendi kendime:
Hangi acımasız el,
Bu körpecik, bu şirin, bu tertemiz, bu güzel,
Yavruya kıyabilmiş!
Hiç mi hiç acımadan.
Yazık sana yüreği taştan bile sert olan!
Yüreğini sevgiyle yıka, acı, seven ol,
Rahim olan Allah?a uzanmaktadır bu yol.
Oy Ver :
Site Map |
Arsiv |
GoogleBot |
Google |
xml |
dizi |
Webmaster |
Aşk |
xml |
Rss |
- Resimler -
Oyun -
Hadisler -
Dizi -
Geyik -
- Ataturk -
Kaybolan Yıllar -
Sohbet -
Yemek Zamanı -
Komik -
-
Google -
Smf -
vBulletin -
Cep Tel. -
Duyurular -
Secme -
konular-
Son Mesajlar-
Son Konular-
aşk arşivi-
seo arşivi-
Site Arşiv-
Site Haritası-
Video-
Sitemaps txt-
metacafe-
domain sorgula-
Kültür -
Msn Anlık İleti-