Tiyatro yazarı bir arkadaşım vardı,
Cumartesi günleri kapımızı çalardı.
Çamaşırlarını alıp gelirdi bize,
Hem kendi yıkanır, hemde çamaşırlarını yıkardı,
Sene 1980 semtimiz o zaman Şişli, Pangaltı.
Sabaha kadar tartışırdık,
Ülkemizin meselelerini veya basit bir konuyu
Atardık ortaya,
Biterdi tartışma sabah şafakta.
Yatardık sonra ertesi gün tatil ya.
Çayımızı kaynatıp kahvaltının
Olmazsa olmazlarını yerdik,
Acaba biz de zengin olurmuyuz derdik.
Ama o zamanlar kalbimiz bu güne göre
Çok zengindi,
Bizim avukat Yalçın hin oğlu hin di.
Atardı bir konu ortaya,
Buldu bir yem, karşısında tiyatro yazarı var ya.
O da şimdi oldu eleştirmen, ezdirmezdi kendini,
Çok kısa cümlelerle anlatırdı derdini.
En sonunda küser giderdi,
Ertesi hafta kapı çalar, torbasıyla gelirdi.
Benden ödünç para alacağı zaman
Kız arkadaşı olduğunu anlatırdı,
Arkadaşının ismini asla vermezdi.
O şimdi ünlü bir eleştirmen, avukat bir büro tuttu,
Mesleğini yapıyor, ben gene esnafım,
Öbür arkadaş ünüversitede doçent oldu,
Arkadaşlığımız kayboldu.
Fakat onlar benim dostlarım olarak dimdik ayakta duruyor,
Apollo Fatih´in arkadaşını herkes
Haydar Paşa´nın gelini sanıyor.
Oy Ver :
Site Map |
Arsiv |
GoogleBot |
Google |
xml |
dizi |
Webmaster |
Aşk |
xml |
Rss |
- Resimler -
Oyun -
Hadisler -
Dizi -
Geyik -
- Ataturk -
Kaybolan Yıllar -
Sohbet -
Yemek Zamanı -
Komik -
-
Google -
Smf -
vBulletin -
Cep Tel. -
Duyurular -
Secme -
konular-
Son Mesajlar-
Son Konular-
aşk arşivi-
seo arşivi-
Site Arşiv-
Site Haritası-
Video-
Sitemaps txt-
metacafe-
domain sorgula-
Kültür -
Msn Anlık İleti-