Zaman takıldı, an yineleniyor sanki ve ben hep o hışımla evden çıkışının zaman arasında nefesimi tutuyorum. Üzerime çöken suskunluğu deşiyor rüzgarın camda uğultusu, kanayan düşler taşıyor yelkovan, elimde mendilim gözlerimin tuzuna mı sürsem kanayan düşlerime mi bilmiyorum,
Serzenişim kendime, ve ne içimdeki viranelik ne de olanlar üzmüyor beni senin üzülmüş olduğun düşüncesi kadar.
....
Hükmünü verdi kalbim kendi benliğimde sürgünümü yaşıyor gibiyim, içimde dinmek bilmeyen bir matemin ezgisi var, sıralı sırasız ölümlerini yaşarken duygularım.
.....
Bir sebep bulsam, gerekçe de sunabilirdim ama dediğim gibi, sebebi-sonrası olmadan yapılmış bir şeydi tüm olanlar. Yapılmaması gerektiği kadar.
???.
Önce gülüşün geliyor aklıma sonra gidişin ardından susuşum, lain zamanlar türüyor avuçlarımda, görünür bir karanlığa sığınmak istiyorum lakin hiçbir yalım taşıyamaz bu denli ağır bir kederi.
Nedeni bile olmadan yapılmış bir saygısızlığın neresinden bakılmalı ki beni affedebileceğin, kanısına varayım.
......
Düğümlendi gecenin ilmeği boynuma, satır aralarında çocuksu bir sevinç var oysa, ipi mi çekmeli sevinmelimi çocukça bilmiyorum şimdi?
Oy Ver :
Site Map |
Arsiv |
GoogleBot |
Google |
xml |
dizi |
Webmaster |
Aşk |
xml |
Rss |
- Resimler -
Oyun -
Hadisler -
Dizi -
Geyik -
- Ataturk -
Kaybolan Yıllar -
Sohbet -
Yemek Zamanı -
Komik -
-
Google -
Smf -
vBulletin -
Cep Tel. -
Duyurular -
Secme -
konular-
Son Mesajlar-
Son Konular-
aşk arşivi-
seo arşivi-
Site Arşiv-
Site Haritası-
Video-
Sitemaps txt-
metacafe-
domain sorgula-
Kültür -
Msn Anlık İleti-