Ulu ağaçlar yapraklarını döktü;
Çiğdem kokan ormanın baharı yüzlerde bir çiçek.
Yükünü almışlar kervanında koza içinde bir kelebek gibi ruhum,
Ve şimdi gidiyorum yakamozlara kanıp parıltısına aldandığım denize.
Ve şimdi gidiyorum artık ne konuşulacak duvarlar.
Ne ağlanacak küçük oyuncak sepetim var.
Ne hatıralarımı alacak kadar büyük bavulum
Ne sildiğimde göz yaşlarımı taşıyacak mendilim.
Sabahın karanlığını gecenin alacasına mı değişeceğim.
Suskunluğa mı değişeceğim içimdeki dağların asaletini.
Aşılmaz bir yol varsa gözlerden başlasın artık.
Elemine kayalıklarının dayandığı ruhumun cüretini.
Anlat mavi göğe duruşunu, anlat ki açılsın bulutların kilitleri.
Yüzlerine elem çalınmış kayalar söylediler.
Derin kuyuların girdaplarının gözlerime düştüğünü,
Ve kışın kar söylüyordu üşüdüğünü.
Oy Ver :
Site Map |
Arsiv |
GoogleBot |
Google |
xml |
dizi |
Webmaster |
Aşk |
xml |
Rss |
- Resimler -
Oyun -
Hadisler -
Dizi -
Geyik -
- Ataturk -
Kaybolan Yıllar -
Sohbet -
Yemek Zamanı -
Komik -
-
Google -
Smf -
vBulletin -
Cep Tel. -
Duyurular -
Secme -
konular-
Son Mesajlar-
Son Konular-
aşk arşivi-
seo arşivi-
Site Arşiv-
Site Haritası-
Video-
Sitemaps txt-
metacafe-
domain sorgula-
Kültür -
Msn Anlık İleti-