Zaman Gün Olur
Şarkılar söylenir,şiirler okunur,
Bir akşam üzeri korkular can bulur.
Bir kadının narin ellerinde,
İnsanlığın çürümüş benliğine matem vurulur.
Bir yılanın prlak,kaygan sırtında,
Karanılk düşüncelere ışık tutulur.
Eylül talanında soluksuz kalan rüzgar,
Rotası sapık düşlerimde vuslata kavuşur.
Eskimiş şarkılar hazana karaşır.
Eskimiş şarkılar ruhuma aydınlık dokur.
Her şey siliniyorken nazarımdan;
Sefit hayallerime fatiha okunur.
Sayfaların dilinde avare gençliğim,
Tozlanmış,cilasız raflara süs olur.
Yine zamansız ve yine mekansız,
Ruhumun ümit boşluğuna,notalar doldurulur.
Saygıyla eğilirken insanlığımın karşısında;
Eskimiş hayallerim gönlümün fermanında burkulur.
Damarlarımda şahlanan dorular,
Beni benden alan gayeye rakip olur!
Goncalar açar,yapraklarına göz dokunur.
Bin yıl öncesinden avuçlarıma sorular sorulur.
Kendinden vaz geçerken ateş böcekleri;
Verilmemiş hesapların muhasebesine divan kurulur.
Girift bilmeceler arasında çetin cevaplarla,
Varlığıma rafah vatanından azatlık sunulur.
Pervane kadar hür,kendine tanık,
Zamana adanmış zamansız öğütler savrulur.
Zaman gün olur,hayat ölüm olur.
Geçmişin sırrı,açılması günah perdede korunur! ...
29 Kasım 2006
Recep Ergin
Oy Ver :
Site Map |
Arsiv |
GoogleBot |
Google |
xml |
dizi |
Webmaster |
Aşk |
xml |
Rss |
- Resimler -
Oyun -
Hadisler -
Dizi -
Geyik -
- Ataturk -
Kaybolan Yıllar -
Sohbet -
Yemek Zamanı -
Komik -
-
Google -
Smf -
vBulletin -
Cep Tel. -
Duyurular -
Secme -
konular-
Son Mesajlar-
Son Konular-
aşk arşivi-
seo arşivi-
Site Arşiv-
Site Haritası-
Video-
Sitemaps txt-
metacafe-
domain sorgula-
Kültür -
Msn Anlık İleti-