Nâzım, ne mutlu sana
cân ü gönülden,
ferah ve emin,
«Merhaba,» diyebildin.
Sene 940.
Aylardan temmuz.
Ayın ilk perşembesi günlerden.
Saat : 9.
Mektuplarınıza böyle mufassal tarih atın.
Öyle bir dünyada yaşıyoruz
ki en kalın kitaptan çok yazısı var :
ayın, günün ve saatın.
Merhaba, çocuklar.
Bir geniş
bir büyük «Merhaba» demek,
sonra bitirmeden sözümü
yüzünüze bakıp gülerek
? kurnaz ve bahtiyar ?
kırpmak gözümü...
Biz ne mükemmel dostlarız ki
kelimesiz ve yazısız
anlaşırız...
Merhaba, çocuklar,
merhaba cümleten...
Oy Ver :
Site Map |
Arsiv |
GoogleBot |
Google |
xml |
dizi |
Webmaster |
Aşk |
xml |
Rss |
- Resimler -
Oyun -
Hadisler -
Dizi -
Geyik -
- Ataturk -
Kaybolan Yıllar -
Sohbet -
Yemek Zamanı -
Komik -
-
Google -
Smf -
vBulletin -
Cep Tel. -
Duyurular -
Secme -
konular-
Son Mesajlar-
Son Konular-
aşk arşivi-
seo arşivi-
Site Arşiv-
Site Haritası-
Video-
Sitemaps txt-
metacafe-
domain sorgula-
Kültür -
Msn Anlık İleti-