Yorgunum dostlar yorgunum canlar
Bir tarafımda çaldı durmadan çanlar
Diğer yanımda beş vakit okunan ezanlar
Çoktan geldi geçti otuz beşli yaşlar
Artık buruk doğuyor ruhumu okşayan sabahlar

Değişti hep doğduğum o eski sokaklar
Artık yok ahşap evler yıkıldı cumbalar
Çoçukluğum gençliğim de tarihe mal oluyor
Dostlar her şey elimizden bir bir uçup gidiyor

Yorgunum gözlerimde uçuşuyor siyahlar
Eskisi gibi bedeni taşımıyor ayaklar
Minare tepelerinde secde de hâlâ rüzgârlar
Patrikhaneyle Yavuz Selim camisi yıllardır bakışırlar

Rize nüfusunda kayıtlı Fatih Küçük Mustafa Paşa´da
Cibali karakol sokağında eski bir kare
Patrikhane altı Fener´de Köprü başında Balat´ta
Tarih içimde ben tarihin içinde yaşıyan idim
Bir avuç mutluluğum aşklarım hüzünlerim
Eyvah eyvah gençliğim

İlham kaynağım Altın boynuzum doyumsuzum
İyotunu soluduğum mavisinde kulaç attığım balık tuttuğum
Yakamozlarını seyredip hayallerimi ürettiğim
Grileşti maviler soldu umutlar yandı gemiler

Artık yorgunum yorgunum dostlar yorgunum hatıralar
Sarı sayfalarda geride kalanlar doyulmayan yıllar
Bir bir ayrılıyor aramızdan canlar o eski dostlar
Birinde son yolculukta çalar çanlar diğerinde okunur selalar

Oy Ver :