Hüzünle sarardı ümid goncası
Daha açamadan solsun mu dersin
Baş ucunda şifa, çaresiz hasta
Edeb ve mantıkla ölsün mü dersin
Akıl pazarına çekme gönlümü
Menfaat kaygısı kesmez önümü
Bir tebessüm için seçen ölümü
Gül yüzüne kurban olsun mu dersin
Lezzet aramadım günlük heveste
İçtenliğim mahcub durur, kafeste
Sen varsın aldığım her dem nefeste
Firakın sinemi delsin mi dersin
İstemem kuru bir gönül oyunu
Sen sensin be gülüm! . bilirim bunu
İstemem düşmanca biterse sonu
Keşke belasını bulsun mu dersin
Mecburunum kötü yorma herşeyi
Gönül sırça saray, kırma şişeyi
Muhabbet bezminde görsek neşeyi
Az da bizden taraf gelsin mi dersin
Esrar perdesini arala gayrı
Kendini bir dinle çevrenden ayrı
Dostluktur insanın insana hayrı
Gayrı yüzlerimiz gülsün mü dersin
Oy Ver :
Site Map |
Arsiv |
GoogleBot |
Google |
xml |
dizi |
Webmaster |
Aşk |
xml |
Rss |
- Resimler -
Oyun -
Hadisler -
Dizi -
Geyik -
- Ataturk -
Kaybolan Yıllar -
Sohbet -
Yemek Zamanı -
Komik -
-
Google -
Smf -
vBulletin -
Cep Tel. -
Duyurular -
Secme -
konular-
Son Mesajlar-
Son Konular-
aşk arşivi-
seo arşivi-
Site Arşiv-
Site Haritası-
Video-
Sitemaps txt-
metacafe-
domain sorgula-
Kültür -
Msn Anlık İleti-