Gider oldum artık geri dönemem,
Esen tipi, boran, kar yakar beni.
Geçti dünüm, yarını da bilemem,
Bağrımdaki ateş, kor yakar beni.
Dünyalık için ne çileler çektim,
Ezildim, üzüldüm, göz yaşı döktüm,
Hepsini kefen torbasına soktum,
Boşa akıttığım ter yakar beni.
Nerde benim köşküm, sarayım, kürküm?
Bunca variyetim, servetim, mülküm,
Sararlar ne varsa sırtıma yüküm,
Hesabı sorulur var yakar beni.
Yalan dünyada bunca yıl dolandım,
Koca bir ömür geçti, bitmez sandım,
Ne kadar kandırdımsa kendi kendim,
Ebedi mekânım yer yakar beni.
Allah?a ayandır cümle amelim,
İster pis, istersen temiz diyelim,
Bir gün serilir önüme bilelim,
Çamaşırda gizli kir yakar beni.
Her gecenin sabahı, yarını var,
Çukurun mutlak daha derini var,
Koru Yarab beterin beteri var,
Kuldan sakladığım sır yakar beni.
Yanıkoğlu kimi sende sır kalır,
Kula karanlık ama Mevla bilir,
Amel defterin önüne gelir,
Hep aşikâr olur ar yakar beni.
Antalya, 26 Temmuz 2003.
Oy Ver :
Site Map |
Arsiv |
GoogleBot |
Google |
xml |
dizi |
Webmaster |
Aşk |
xml |
Rss |
- Resimler -
Oyun -
Hadisler -
Dizi -
Geyik -
- Ataturk -
Kaybolan Yıllar -
Sohbet -
Yemek Zamanı -
Komik -
-
Google -
Smf -
vBulletin -
Cep Tel. -
Duyurular -
Secme -
konular-
Son Mesajlar-
Son Konular-
aşk arşivi-
seo arşivi-
Site Arşiv-
Site Haritası-
Video-
Sitemaps txt-
metacafe-
domain sorgula-
Kültür -
Msn Anlık İleti-