Henüz 20? sinde yağız bir delikanlıydı
Mert?ti sevecen bir yanı vardı
Vatan borcudur dedi çıktı yola
Hayaliydi , elinde kınalarla teslim olmak
Asker ocağına
Ağrı?ya yolcuydu şafakla
Son gecesi , felekten bir gece olsun istedi
Bir başına seyretti boğazın güzelliğini
Ensesine yapışan ellerle irkildi
Saçı sakalına karışmış bir divane
Öyle çelimsizde değil , güçlü kuvvetli
İte kaka çekti ücra bir köşeye
Ya paran , ya canın diye dayadı bıçağı göğsüne
Verir mi babasının emaneti emekli maaşını
Düşünmeden sapladı bıçağı
Düşünemedi o kör bıçağın bir can alacağını
Şafakla yolcuydu kışlaya
Nezaretin ardından koğuş çıktı karşısına
Söylemediler babasının bu acıya yenildiğini
Söyleyemediler onun dünyadan göç ettiğini
Gözü yaşlı anacığı hakkını helal eder miydi
Büzüldü dudakları , bir çocuk gibi
Koyuverdi gözyaşı selini
Delikanlıydı çığırından çıkmıştı hayalleri
Sudan bir sebeple hüküm giydi
Dar geldi koğuşun sessizliği
Daha bir körükledi emektar sazların sesi
Vatanım dedi , kışla dedi ; Koğuşları inletti
Belindeki kemerle çekti son çizgiyi
Yolcuydu şafakla Ağrı?ya
Yeşil bir tabutla geldi kışlaya
Vasiyet yazmış ;
Götürün diye asker ocağına
Ağrı?da dikili bir taş var
Kışlanın hemen yanı başında
Oy Ver :
Site Map |
Arsiv |
GoogleBot |
Google |
xml |
dizi |
Webmaster |
Aşk |
xml |
Rss |
- Resimler -
Oyun -
Hadisler -
Dizi -
Geyik -
- Ataturk -
Kaybolan Yıllar -
Sohbet -
Yemek Zamanı -
Komik -
-
Google -
Smf -
vBulletin -
Cep Tel. -
Duyurular -
Secme -
konular-
Son Mesajlar-
Son Konular-
aşk arşivi-
seo arşivi-
Site Arşiv-
Site Haritası-
Video-
Sitemaps txt-
metacafe-
domain sorgula-
Kültür -
Msn Anlık İleti-