sen ey gecede dirilen ve
gündüz salıveren kendini
varlığı bu kadar şirinken
daha çok yok olmayı seven
sen ey sesten şarkıdan tenden
tutkudan ve kanatlı aşktan
sen ey kırk süzgeçten süzülüp
kadınlaşan karşıma çıkan
aşkta doğup ne yazık aşksız
bir yaşamak zorunda kalan
sen ey gecede ışığa ve
gündüzde siyaha karışan
içi yıkıntılar büyütür
gibi bekliyor gibi tufan
yazgımın peşine düşen kız
gönlüme ey korkular salan
bir dünya sözcüklerden kurup
arsız ve pek annesiz duran
düşler üzerinde oturup
ey harabelerde çağlayan
günbatımı bir anı gibi
şiirime sen ey taze kan
bulmaktan yorulup kendini
sonsuz yalnızlığa adayan
sen ey vurulmuş ay parçası
yaşamı düzenleyen yalan
güzelliğinin farkında ve
ve köpek kadar güzel olan
nar kentim dağ uçurumum ey
çıldırdığım yalan inanmak
için kendine benzeten şey
aşkı da baştanbaşa yanmak
ey sen bir görünüp kaybolan
pencerem hayata açılan
ey acıtılmaktan haz duyup
ey acıtmak için var olan
bu bir sestir sana sunduğum
geçmiş ve gelecek çağlardan
sen ey sesine tutunduğum
rüzgar çanları çınıldayan
inanmakta son nokta olup
ancak yadsımayı andıran
sen ey yaratıp taptırdığım
ve de kendisine taptıran
ey sen adına bir dost bir sevgili dediğim
hem içimi döktüğüm içyüzünü bilmeden
meğer bir şey kalmış da söylemek istediğim
ama sen ne olduğunu biliyorsun zaten
Oy Ver :
Site Map |
Arsiv |
GoogleBot |
Google |
xml |
dizi |
Webmaster |
Aşk |
xml |
Rss |
- Resimler -
Oyun -
Hadisler -
Dizi -
Geyik -
- Ataturk -
Kaybolan Yıllar -
Sohbet -
Yemek Zamanı -
Komik -
-
Google -
Smf -
vBulletin -
Cep Tel. -
Duyurular -
Secme -
konular-
Son Mesajlar-
Son Konular-
aşk arşivi-
seo arşivi-
Site Arşiv-
Site Haritası-
Video-
Sitemaps txt-
metacafe-
domain sorgula-
Kültür -
Msn Anlık İleti-