Uzakta çok uzakta bir parıltı görüyorum,
Ve durmadan yürüyorum.
Sebebini bilmediğim bir şekilde,
Kızıl renkli o güzelim parıltıya.
Daha çok ateşe benziyor hareketleri.
Yaklaştıkça ona ,dans edişini fark ediyorum.
Kıvrak ve hassas hareketlerle dans ediyor.
Yanına neredeyse vardım,
Farkında bile değildi O,
O kıvrak dansına devam ediyordu.
Bir ara seslendim;O esmer güzele.
"Saçları düz tel tel belli:
Gözleri yeşil etrafa parıltı saçıyor
Ve gülünce yanaklarında iki gamze beliriyor."
Bana gülümsediğini sanmıştım;Gülümsedim.
Oysa beni hiç farketmemişti.
Ve kıvrak dansına devam ediyordu.
Hiç bir yerden ses gelmiyordu,
Dikkati mi çekti:
Bir ara ürperdim,etrafıma bakındım.
Maziye;çok gerilere gittim.
"İlk olarak O´nun oynadığım
O güzelim saçları geldi aklıma
Daha sonra parıltı saçan yeşil gözleri.
Ardından; gülünce oluşan o iki ufak gamzesi"
Geldi aklıma;Durakladım.
Kendime geldim.
O hayla karşımda duruyordu.
O, o´nun ta kendisi,
Karşımda kıvrak hareketlerle dans ediyordu.
kucaklamak için koştum...
Bir yerden acı bir ses geldi;Kulaklarımı yırtarcasına.
Kapı sesiydi bu,uyandım;
Ve doğruldum...
"Saçları tel tel belli,
Gözleri yeşil,etrafa parıltı saçan.
Ve gülünce yanaklarında beliren iki ufak gamzesi"
İşte O Esmer Güzel,
Tam karşımda duruyordu.
Ayağa kalktım ve
O´nu bir daha bırakmayacak şekilde
Kucaklamak istedim...
Yıl 1998

Oy Ver :