gidiyorum..
yanı başımda tadımlık bir sonbahar rüzgarı,
ardında ise kurumuş yapraklarla doldurulmuş uzun bir yol.
ne bir umudum var bakıp uğruna ölebileceğim,
ne de çiçeklerle doldurulmuş bir bahçem.
yokluğuna yürüyorum yalınayak,
korkudan çok ,hicrana mübtela bir yürekle bir...
gidiyorum...
ne güzeldi diye söyleniyorum kendime,
bir güneşi koklardı sevgimiz ,
bir ay´ı sarmalardı sevdamız..
bir deniz görse gözlerimiz sahiplenirdik üstümüze..
güzel olan her şeyin varisiydi ellerimiz
ve biz...
biz vardık sadece ...
unutulmayacak günler bir de ;
ama şimdi,
zamanı geldi bükülen dalları koparmanın
ve asi bir militan edasıyla isyan çıkarmanın,
gitmenin vakti geldi artık...
ve gidiyorum...
düşünüp hatırına gelir gelmez bilmiyorum.
bu öksüz kalmış çiçeksiz bahçelerden,
başımı gökyüzüne dikerek,
çıkıp gidiyorum....
kalmadı ne o günler
ne de o günlerin gelmesi için bir umut
gökyüzü bin parça , yürek bin parça,
ben bin parça...
nefesin tenimde param parça...
gidiyorum...
şimdi bir ürkek ceylan var içimde
yada solmuş bir karanfil çiçeği,
korkuyorum ve kırgın ,
üzgün ve çaresiz,
bensiz ve sensiz,
gidiyorum...
Oy Ver :
Site Map |
Arsiv |
GoogleBot |
Google |
xml |
dizi |
Webmaster |
Aşk |
xml |
Rss |
- Resimler -
Oyun -
Hadisler -
Dizi -
Geyik -
- Ataturk -
Kaybolan Yıllar -
Sohbet -
Yemek Zamanı -
Komik -
-
Google -
Smf -
vBulletin -
Cep Tel. -
Duyurular -
Secme -
konular-
Son Mesajlar-
Son Konular-
aşk arşivi-
seo arşivi-
Site Arşiv-
Site Haritası-
Video-
Sitemaps txt-
metacafe-
domain sorgula-
Kültür -
Msn Anlık İleti-