Bedevinin Aşk-ı
Ütüsüz bir gömlek giyindiğim aşk
Kırıkları aynada yüreğimin , çizgisi berrak
Gecenin karanlığı git gide matlaşır
Sana yazdığım sayfalar gözlerimden daha ıslak
Ben tutsam içimde , boğazım yutkunur
Kesmez genzimi başka bir kadın
Kapısı açılmaz sen yokken şu odanın
Vurduysa kurşun , kanayandır sol yanım
Papatya türküsü değil seni seviyorum demek
Yokluğunda ağlar serçeler , kanaryalar
Sensiz aşkın azametinde parça-parça yürek
Çare değil şu cana kasten zulmetmek
Kanayan yanlarımda teninin kokusu
Denizi İstanbul?un , akşamında korkusu
Perde-perde sarar yalnızlığın efsunu
Yıllara yaslı duran bir yanı düşük omuzum
Sona geldiğimi sanmıştım
Yürürken bu sokakları yavaş-yavaş
Bir banliyöde rastlamak sana ne tuhaf!
Geride bırakılan yıllar değişmemiş sende yine aynı
Belli oluyor mudur;
Vurukluğum , düşkünlüğüm , sana yanmışlığım,
Ateşi sönmeyen hislerim,
Bu yarası kapanmayan bedevinin aşk-ı ?
Kalkmaz mı yanında oturan şu ihtiyar...?
?ey amca bu senin durağın? gönlümü eyle bahtiyar
Nihayetinde istasyonun sonu geldi , benim de cenazem
Kızarmaz mı gamzelerin , sitem olsun diye bana bakmayan gözlerin
Hamur açmaz mı o yüreğin , yufkası ince-ince ellerinden
Yakalasam saçlarından abı-hayat?ın içinden
Benim olanı bana ver ! git o zaman nereye gidersen...
Gelmiyor gönlümden bu aşkın selasını vermek
İçimden kalyonlar çekilir senin sessizliğinde
Erdinç Batur..
erdinç batur
Şiirle Büyüyen Bir Dünya | http://www.siir.sevdaligul.com