HÜZÜN
Ufak bir hüzün girdi odama yine
Her gün bu saatlerde oluyor bu
Nedenini bilmediğim bir hüzün
Önce kapı aralığından sızmaya başlıyor içeriye
Sonra nefes alamayacak kadar daralıyorum
Penceremi açıyorum
İçeriye baca dumanlarıyla karışık oksijen doluyor
Nefes alıyorum önce
Sonra iliklerimde hissediyorum soğuğu
Kapatıyorum pencereyi
Yok olmuyor
Bu hüzün beni burada öldürecek
Dışarı çıkıyorum
İnsanları izliyorum
Dalgalarla oynayan martıları izliyorum
Balıkçı teknelerinin sesleri çınlıyor kulaklarımda
Gözümden bir damla yaş akıyor
Oh be rahatlıyorum
İçime dolan hüzün o yaşla beraber akıp gidiyor sanki
Ellerimle siliyorum göz yaşlarımı
Sonra durduramaz halde ağlıyorum
Hıçkıra hıçkıra
Parktaki kuşlar hıçkırıklarımdan kaçıyor
Biraz daha ağlıyorum
Sonra susturuyorum içimdeki küçük kızı
Yorgun düşüyorum ağlamaktan
Belkide hüznün ağırlığından
Eve dönüyorum
Yolda insanlara bir daha bakıyorum
Anlıyorum ki onlarada hüzün çökmüş
yağmur başlıyor
Anlıyorum ki hüzün gökyüzünede çökmüş
sade sadece

Şiirle Büyüyen Bir Dünya | http://www.siir.sevdaligul.com