ANKARA
Şafak sokağıydı benim çocukluğumun geçtiği yer
Her gün yeni bir macerayla koştuğum o sokağı özlüyorum
Zaman geçip gidiyor, tutamıyorum
Anılar yetmiyor, hayaller sınırlı kalıyor
Garaj kapılarını kale yapıp top oynadığım zamanları
Kuran kursuna deyip sokaklarda kedi taşladığımı
Sokakta bulduğum köpeği babam aldı deyip attığım yalanlarımı
Unutmuyorum
Her ramazan ayında iftardan sonra kan kardeşlerimle camiye gider
Kimseler yokken halıların üzerinde yuvarlandığımı, güreştiğimi, top oynadığımı
Unutmuyorum
İmama yakalandığım günüde unutmuyorum
Pazara çıkıp sattığımız suları
Hatta bir keresinde hiç unutmam pazarda su içen bir adam parasını vermemişti de
Tezgahından iki tane muz alıp kaçtığımızı
Unutmuyorum
Seni dün gece rüyamda gördüm şafaklar atıyordu şafak sokağında
Yine bakıyorum karşı binada oturan ama bir türlü konuşamadığım Gökçe?yi görüyorum
Beni sevdiğini söyleyen Beyza?yı görüyorum
Ablasının Amerika?ya gidişini her seferinde ballandıra ballandıra anlatan Emre?yi görüyorum
Abisinden her gün dayak Burak?ı görüyorum
Sizleri özlüyorum
Gençlerbirliği?nin altyapısında oynadığım geliyor aklıma
Belki devam edebilseydim her şey başka olurdu
Büyük şehirdi her şey çok büyüktü
Derdi de dermanı da
Aslında hiçbir şey nasipten öteye gitmez
Belki de en hayırlısı burada olmaktan geçiyor
Sana her gelişimde sana geleceğim diyorum gelemiyorum
Çekiniyorum yüzüne bakmaya
Anla
Ne olur
Kalamıyorum seninle
Alışkanlığımsın ama gelemiyorum
Rahatsız etmek istemiyorum bunca zaman sonra
Artık başka bahara geleceğim sana yemin olsun
Sana yine geleceğim bu aralar
Uğramayı düşünüyorum eğer kabul edersen
Ama temelli gelemiyorum
Eğer geç kalmış tüm başarıları başarırsan bir sene sonra ordayım, sendeyim
Gelirsem sana tüm gemileri yakacağım geri dönüş olmayacak
Allah nasip ederse ölümüm senin yollarında olacak...
Serkan Demirci
Şiirle Büyüyen Bir Dünya | http://www.siir.sevdaligul.com