AŞKA UYANMAK

Bir kadının mihrabında

aşka uyanmak

heyhat

gözler imde güneş

özlem

damarlarımda aşk

ve yabancı

bir ömür

bir şilep gökyüzü denizi

avuçlarımda

heyhat

aşkın ıslak tadına

yavaş yavaş uyanmak

kan ve gül

gözlerin ve aşk


Bir kadının mihrabında

aşka uyanmak

eylül gözlerinde dans eder

nisan yağmuru okşar saçlarını

güller yapraklarını serpiştirir

bir ömür suskun

bir çocuk gülümser

cennete doğru

kan ve güle

aşk ve şaraba

uyanır leylaklar lavanta şişelerinde

gözlerine nisanın

yağmur yağmur uyanır güneş sabaha

kristal bardaklar

altın tepsilerle sunulur

aşka mihraba

kadına

güneşe aya

ay gözlerin güneş avuçlarında

gece sabaha güneş çarşaflara


Bir kadının mihrabında aşka uyanmak

Eylül okşar gönlünü sabahın

Güneş gözlerini ovuşturur

Süzülür semada

Hayata kıpta

Kana ve güle aşka ve sabaha

yeminli


Bir kadının mihrabında aşka uyanmak

Şarkılar ve kadınlar

Kaldıkça şarkısız biliyorum

Yaşamayacaklar

Şarkılarla destanlaşacaklar elleri

Toprakta

Avuçlarında güneşler

Gülümseyecekler namütenahi

Kelimeler mani olmuş çözülmeye

Ve uyanır çocuklar

İsyana ve sabaha

Aşka ve kana

Dişlerini çaprazlayarak


Bir kadının mihrabında aşka uyanmak

Kanlı gözler ufka çivili

Özlem sabaha ve yaşama

Eylülde süpürür sokakları

Özgürlük ve isyan

Aşkın ve kadının

Saçlarında

Dalgalanır hayat bir kere

Aşkın ve zülâl


Bir kadının mihrabında aşka uyanmak

Sigara ve sabah

Dostluk ve nankörlük

İhanet kalbime

Gökyüzüne

Cepkenim dolu yıldız

Ve

Bir şilep akar gözlerinde

Aşka ve güle

Kan ve şaraba

Gece ıslak gözlerime

Güneş çarşaflara






Bir kadının mihrabında aşka uyanmak

Kuşlar

Süpürür özgürlüğü

Kapısında cennetin

Mihrabında zemzemle yıkanır kadınlar

Aşkın ve sabahın

Gece dolanır imbiklerde

Cibinlikler saçar kızıllığa

Sömürür kalbimi

Aşkı ve sabahı

Gözlerimde kalırsın sadece

Şehir ıssız sokaklarında yıkar beni

Süngülerle temizlik bağrımda

Artık yok arabesk şarkı

Ne de

Fahişeliği beynimin

Sadece

Migren kangren başaklarda


Bir kadının mihrabında aşka uyanmak

Korkuludur bazen dansetmek

Ateşinde aşkın ve sabahın

Eylül mazlumiyetini yitirir

Ateş saçar nisan saçlarıma

Cehennem

Kudurur bir kere

Gözlerimde korku

Heyhat

Nerdesin ey kutsal aşk

Kan ve gül

Aşk ve şarap

İlle de sekinet, sekinet






Bir kadının mihrabında aşka uyanmak

Gözlerin Akşehir kadar huzurlu

Hıdırlık kadar sessiz

Yorgun akşamlarda dalgalı

Birazda argın

Kaldırımlar gibi sarhoş

Kan ve gül

Sokaklarında ıssız

Akşehir ve gözyaşları




Bir kadının mihrabında aşka uyanmak

Kıvırcık saçları boncuk gözleriyle

Deler yalnızlığı ve karanlığı

Gözlerinde puslu akşamlar

Gözlerinde üveyikler kırlangıçlar

Sabah ve güneş kadar

Aşka meyyal

Kadın ve şaraba yeminli

Gül ve ateşe

Karanlıklar ve yıldızlar

Cepkenimde kırıntılar

Aşk ve şarap

Kan ve gözyaşı



Bir kadının mihrabında aşka uyanmak

Dilimde mahur beste

Akşehir kadar hüzünlü

Liseli kadar yalnız

Hayatın hıçkırıkları

Aşka ve şaraba

Gözlerine yaltaklanarak

Uçuşur üzerimden

Tabutumun gözyaşları




Bir kadının mihrabında aşka uyanmak

Huzursuzdur ağaçlar

Kuşlarsa ikircikli

Saatli bomba tebessümlerin

Kıyamet sabahında cumanın

Dualar dökülür dillerden fırtınalı

Gönüllere

Tufan şiddetli gönüller harap

Deniz kudurgun

Kudretli sabah

Güneş ve kadın

Ağaç ve kuş

Aşka ve kana

Şarabın ıslak tadına

Uyanmak yavaş yavaş



Ekim 2004

Zafer ÖPÖZ

zafer öpöz

Şiirle Büyüyen Bir Dünya | http://www.siir.sevdaligul.com