Umutsuzluklar



Nasıl başlar bilir misin hüzünle doğan sabahı,
Umutların bir yağmur damlası gibi yeryüzünden buharlanışını,
Yeni doğan sabahı görebilir misin gözlerimle,
Ucunda sonsuzluğun olduğu karanlığı.


Hissedebilir misin neler hissettiğimi,
Aslında görmeyi isteyip göremediklerimi.
Birde içime sorabilir misin hüznün sabahını.
Sen hiç görmek istemedin ki düşlerimdeki rüyaları.


İçimden geçen fırtınalar,
Beynimdeki sarsılmaz yaralar,
Gün güneş görmez olan yaşamlar,
Seninle beraber olan gözyaşları.


Devam ediyor yeni doğan gün,
İnsanları ısıtmaya gidiyor.
Soğuktan bedenim mosmor,
Görebiliyor musun göz yaşlarımı.


Güneş on ikiye vurduğunda,
Eski günleri hatırlarım.
Maviliklerin ortasında,
El ele yürüdüğümüzü hatırlarım.


Ne kadar güzeldi geçen zaman,
Hissettiklerim bana bir ömürdü.
Yaşadıklarımız bir macera,
Unutulan zaman zulümdü.


Hiç düşünmemiştim bir gün böyle olacağını,
Yaşamıştım günü umarsızca zaman harcayarak.
İşte şimdi geldi zaman
Hesaplarım ancak beni avutacak.


Beynimdeki binlerce soru,
Kimi yalan kimi doğru,
Kendimle hesaplaşıyorum gidilen yolu,
Ancak cevabı sende olacak.

Biliyor musun geçen zamanı,hatırlıyor musun?
Boşa harcandı dediğimiz o çılgın zamanı,
Düşünüyor musun söyle.
Görüyor musun sende akıp giden hayatı.



içimdeki boşlukları doldurmak için ne yapmalıyım
bana bir akıl verde ona göre yapayım,
senden başka kalmadı dayanağım
ne yapmamı istiyorsan söyle


Durkaya ipşir

Şiirle Büyüyen Bir Dünya | http://www.siir.sevdaligul.com