SALİH
SALİH!


Siz hiç kurşun yediniz mi sırtınızdan?
Ben yedim
Hem de beş kurşun.
Bir sabahçı kahvesinde
Bir bardak çayı yudumlarken
Nerden bilecektim seher yelinin
Son kez ciğerlerime dolduğunu
Oyununu oynuyordu kör talih
Acı acı kuşlar ötüşüyordu
Salih
Salih
Salih

Birden canlanıverdi Kandıra
Birden uyanıverdi
Hiç böyle pusu kurmamıştı
Hiç böyle oyun oynamamıştı
Koşuyordu köylüler
Pazarcılar koşuyordu
Son nefes çıktığında
Taş kesildi kalabalık
Güzü yaşıyordu tarih
Çoğalıyordu kısık fısıltılarda
Salih
Salih
Salih

Ebesi Salih olsun demişti
Babası Salih kulları severdi
Manasını yaşayan bir yürekti
Büyütemediği kendinde
Umutlarını büyütürdü ışık ışık
Salih
Salih
Salih

Yollar yapacaktı köyüne
Su getirecekti
İlk harman makinesi onun kapısında görüldü
İlk patoz?
Fabrika kurmalıyım diyordu köye
İnsanım yararlanmalı diyordu
Ömrüne pusu kurmuştu sabah
Bilmiyordu
Saat işliyordu
Salih
Salih
Salih




Yarım kaldı bardak
Yere düştü sandalye
Yarım kaldı sevdalar
Feryatlar eşlik etti bulutlara
Yağmur yağıyordu
Kan akıyordu
Kanla su karışıp
Yazıyordu toprağa
Salih
Salih
Salih

Öfke kudurdu
Hüzün çiçek açtı dal dal
Dağlar ağladı
Gökler ağladı
?Kan gölü görünür aralardan
Hekimler korktu
Hekimler yıkıldı yaralardan?
Vardı dökülen her gözyaşımda
Salih
Salih
Salih

Siz hiç kurşun yediniz mi sırtınızdan?
Ben yedim
Hem de beş kurşun.
Bir sabahçı kahvesinde
Bir bardak çayı yudumlarken
Nerden bilecektim seher yelinin
Son kez ciğerlerime dolduğunu
Oyununu oynuyordu kör talih
Acı acı kuşlar ötüşüyordu
Salih
Salih
Salih

HASAN TOPÇU

Hasan TOPCU(hasansalih)

Şiirle Büyüyen Bir Dünya | http://www.siir.sevdaligul.com