ALINTERİ
Duvar ören işçiler
Alınterleriyle kararlar çimentoyu
Her bir tuğla onlar için
Terlemeyi özleyecekleri buz gibi kış günlerini temsil eder
Isınmak için yaktıkları taş bozması kömüre benzer

Boya yapan işçiler
Gelecek güzel günlerin ümidiyle hayallerini de boyarlar
Her fırça darbesi
Beton renkli günleri örtmek ister
Tiner kokusunun sarhoşluğuyla işçiler yarını umutla bekler

Ama gecekondunun önünü karla dolduran bir sabaha ayılırlar
Sobada can çekişen alev gibi sönüverir umutlar
Dizlerine kadar gerçekle karşılaşırlar
Gerçek acı olduğu kadar soğuktur da
Kar taneleri kadar binbir çeşit ve çoktur dertler
Hem de erimeyen cinsindendir namertler
Dertsizler umursamazca kar topu oynarken
Onlar karla dişe diş kana kan savaşırlar
Tek dertleri kar da değildir hani
Aldıkları üç kuruş günden güne erir karla birlikte
Bahar gelir baharın geldiğine sevinemezler
Baharda ne giyeceklerini düşünürler
Kimi zaman parasızlıktan kışlıklarını giymeye devam ederler
Herkes açılmış saçılmışken onlar yine terlerler
Ekmeklerini kazandıkları zamanki gibi
Alınteri kadar kutsaldır yine o terleri
Buram buram emek kokar her zerresi
Emek nedir bilmeyenlere
Leş gibi kokar alınteri
Seyda Kesikoğlu

Şiirle Büyüyen Bir Dünya | http://www.siir.sevdaligul.com