.....Madenciler
Gördüm onları
yerin beşyüz metre altında
şarkılar söylüyorlardı
mezarda ölüler gibi demek
gelmiyor içimden amma
hayata pek yakın sayamadımdı
Tel kafes asansörler
kapitalist bir telaşla
inerken bin metreye
gördüm
her daim yanı başlarında göbekli
ve kurnaz bir patrondu ölüm.
Gördüm onları
Berlin opera meydanında
1933 Yılında
Nazilerin korkuyla yaktıkları
Yüz binlerce kitabın küllerinde
Gördüm onları
1736 Fransa?sında
köle pazarlarında satılırken zenciler
giyotin sehpalarında engizisyonların
Güney Afrika?da dökerlerken gırtlağına
erimiş altınları beyaz adamın
Gördüm onları
her sabah çocuklarıyla vedalaşırken
ve geri dönmemek üzere
ayrılırken evlerinden
ve oturdum yer sofralarına
ekmek böldüler yedim, kaşıkladık çorbayı
tek tabaktan on kişi
göçük madenler gibiydi ağızları.
düşünmeden edemedim
feodaliteyi ve paylaşımı
Yağmur bilmezdiler
güneşe inanmak yada
özlemek denizi
yazmıyordu kitaplarında
dünyanın zevkleri
zaten eve dönebilmek
yeterli mucizeydi.
Yine de yelkenlerini aşka basmış
denizciler kadar umutluydular
derin sulara tutunmuş çapalar misali gözleri
patlamaya hazır grizu gibiydi
yürüdükçe büyüyen ve büyüdükçe kabaran yürekleri
çok gemiler batırmış örgütlü dalgalar gibiydi.
çünkü o topraklarda kalan her çocuğun
umudu ve kaçınılmaz kaderi;
madene girebilmek ve göçük altında ölmekti.
Gördüm onları yürüdüler
aydınlattı meşale gözleri
karanlığa yürüdüler
güneşe serer gibi alınlarını,
yaşadıkları topraklar gibi yağmurdan çatlamış
kederli ellerini ve sürmeli gözlerini
ya bismillah diyerek bir ömür karanlığa sürdüler
Gördüm onları
gördüm ve anladım,
ve ağladıkça aktı boyalarım
gördüm onları can verirken
ve her nasıl bir yetenektir
ermedi aklım
sanki yalnızca madencilere
ve ağır kömür işçilerine görünen
kıpkızıl bir gelincik tarlasında
yada yemyeşil sonsuz bir vadide
özgür kelebekler misali bambaşka
bir dünyaya gülümsemekteydiler.
gördüm onları can verirken
acayip yiğittiler..
Hayrettin TURAN
Şiirle Büyüyen Bir Dünya | http://www.siir.sevdaligul.com