Çocukluğumdaki kır bekcisi
çirkin bir adamdı kır bekcisi.
Sadece yüzünü beğenmediğim için kızgındım ona
Köyün yakın tepesine hergün çıkp çevreyi görmek,
Düdüğünün sesini herkese duyurabilmek,
Amacı, birazda rahatca oturup dinlenebilmekdi.

Toprağı oyarak koltuk gibi yapmıştı
Eğrelti otlarıylada altını yumuşatmıştı.
o çirkin bir adamdı canını yakmalıydım,
Kazıkları sivritip toprağa çakıp
Otlarla üstünü tekrar kapatmalıydım..

Sadece çirkin olduğu için canını yakmıştım
Sevgi dolu yüreği olduğunu nereden bilirdim
Bunu anladığım yaşa gelmiştim ama,
Malesef özür dilemek için çok geç kalmıştım.

Çatlayan ağaç gibi, o masum çirkin ölmüştü.
Güzel yüreğini hatırlamıştım sevgi dolu.
Onun gönül güzelliği gibi
Yüzününde çirkin olmadığını farketmiştim.
Çocukluğuma kızmıştım günlerce
Çok üzülmüştüm...
Utanmıştım yaptıklarımdan
Ve ağlamıştım..

O GÜNLERDEN EDİNDİĞİM ÖNEMLİ TECRÜBEM ŞUDUR
GÖNÜL GÜZELLİĞİNİN İNSANDA, YÜZÜNE VURUŞUDUR...
Doğan Nadi Beyhan

Şiirle Büyüyen Bir Dünya | http://www.siir.sevdaligul.com