Gözüyaşlı Sevgilinin Günahı
Çok eskiden çekilmiş o kalın perdeler
Güneşi görmesine engel olurdu
Küf kokan bir çatı katında
Yarısı çürümüş elmaları ısırırken hayale dalardı
Eli kalem tutan bir adamdı ama
Bir kagıda bir cümle kondurdugu görülmemişti
Sevilmiyordu
Ne düşündüğünü haykırdığı o nadir gecelerden biriydi
O etrafı inleten sesiyle neden bıraktın diye bağırdı
Telefondaki o meçhul ses
Israrlı çalışlardan sonra sesini duyurmanın burukluğuyla
Cevapladı adamın sorusunu
Aldattım beni affet
Soğuk çatı katının sessizliği içinde
Sorusuna cevap almanının acısı yüreğinde
Telefonu kapattı adam
Kimse onun ağladıgına tanık olmamıştı
Gururluydu
Belkide o yüzden seçmisti o yağmurlu günü
Bardağı taşıran son damlaydı o gözyaşı
Bedenini dışarı atıp kendini boşluğa bıraktı
Ardında bıraktığı üç şey vardı
Gözünden akan ilk ve son GÖZYAŞI
Bir elinde telefon karşı pencerede onu izleyen
Yağmurla gizlenmiş gözyaşının tek şahidi
Meçhul SEVGİLİ
Ve sevgiliye bıraktığı GÜNAH

Neslihan Köksal

Şiirle Büyüyen Bir Dünya | http://www.siir.sevdaligul.com