Sınırları aşmak
Halı desenlerde dağılıyor, kömür tanelerim,
Gözbebekleri bir kapanık, bir açık,
Dillenip konuşsa, en umutsuz yanlarım,
Biçimlendirse beyin, bir geri, bir ileri.

Bu ne dehşet dışarıda, hem yağmur, hem fırtına,
İnle cin gürültü kovalıyor, sokaklarda,
Sade elele tutuşmuş, bir çift sevgiliye tanık,
Soğuk yüzleri, o taştan gri kent evlerinin.

***

Keder mi arıyorum? Yoksa dağıtım mı var?
Sevmediğim şeyleri yapıyorum, yüreğimde hoşgörü,
Sınırları aşıyor, istemediklerimi dinliyorum,
Yaşanmayan her şeyi, yaşamanın sevinci.

Kıldan ince yaşam, ince yaşam bağı,
Anlaşılan huzursuzum,
Ölmekten, bir köpek gibi acı çığlıklar atarak,
Kaldırımlarda can vermek hiç değil,
Dur durak tanımamasından düşüncelerin!

Kerpeten gibi sarmış çevredekiler,
Oysa ben onlara pamuk ipliğiyle bağlıyım,
Gafillerin sakız patlatmaları kadar rahat,
En içten dillendirilen dualar kadar, o hal!

***

Ağında yumak yumak sarılmış örümcek,
Hangi pusuların avcısısın ömrün çok kısa,
O küçücük yarattığın yer altı dünyanda,
Kimlere yer verir, kimlere yer vermez, yasa!

***

Ruhum!
Kucaklayıp götürülse, bilinmeyen yıldızlara,
Karanlığı yarsa, bir bebek sesi gibi özgür,
Dinmesin istiyorum, azgın nehirler gibi,
En olmadık yerlerde çağlayanlar olsun,
Olmadık boğazlarında dingin bir su.

***

Ruhum!
Sen yoksan, gövdem,
Bana ne!
Çöksün ne kadar ocağım varsa başıma,
Gecem gündüzüm olsun,
Şavk vursun karanlık taşıma!

***

Ruhum!
Sen yoksan, gövdem bana ne!

***

Güneş görmemiş yanlarım, kavrulsun ateşinde,
En sıcak aydınlık, eşlik etmez ki,
Bu soğuk gecelerde!

***

Yukarılara tırmanıyorum, yıldızların altında,
Bir ben düşlerimle düşen yollara,
Birde yaş dalları kuru dostlarımın!
semih seyyid

Şiirle Büyüyen Bir Dünya | http://www.siir.sevdaligul.com