Bir devrimcinin armonikası
Binlerce, binlerce çocuk
koşarak dokumuş benim kumaşımı
hançeremde bu şehrin
o geçimsiz mushafı
vardım dayandım parmaklığına o büyük hesapların.
Hazırım ey kalaycı çırakları ve güğümcüler
ey rakı sürülmüş yaralarım.
Ey rakı sürülmüş yaralarım gövdeleşin
kırçıl acılarım benim
gök de bir takınsın boynuna
benim kağşayan umutlarım gövdeleşin
kırçıl acılarım benim
gök de bir mendil takınsın boynuna
benim kağşayan umutlarım gövdeleşin
çünkü ben oraya gidiyorum: boğulmaya.

Nasıl birer suç çağrışımıyız dünyada
adamlar, kadınlar şehre indirdikleri bakraçları
ne kadar uydurma
ne kolay öpüşüyorlar yıllar süren intiharla.
Oysa
insan zemheriyi
ve kadının doğurma vaktini bilir
her gün kalkıp öpüşülebilir sabahın üniformasıyla
yeni şeyler, yeni şeyler yaratmak için tabi.
İşte potin bağlıyor çocuk
bütün uykularında sürülmüş kurşunlar
tütün gibi bakıyor insanlara
ve ben sahici kılmak için öpüşlerimi
oraya gidiyorum: boğulmaya

Ben ki gövdemi bütünüyle ne yapmalıyım
tahta bir bavul
gibi duruyorum insanın kıyısında
makina
çok acemi buluyor beni sanırım
seyrek bir ölü vurdular alnıma, ekşi
1300 tarihli şehbenderlere dair talimata
ve anamın kanserine alıştım
ve de bir simsar gibi asfalta ve otobüslere
bir vitrin gibi
bir bıçak, bir
setre.
Tutuşan bir bıçak.
İçerimde tozuyan bağırtılar vardır.
Ondan işte gidiyorum oraya: boğulmaya.

Oraya gidiyorum boğulmaya
BOĞULMAYA
bir partizanın armonikasında.
Artık mazgallardan fırlamak
büyük kamalar saplamak
böğrüne coşarlığın
büyük bir çatırdının ayaklarını ovmak
armonikamla.

Ey çatlayan tohumun hengamesi!
İnsan, gülümsemeyi
ve ürün kaldırmasını bilir
çünkü derbeder bir okul çantasından
serin ve sevişli bir ırmağa girilir
ve benim o boğulduğum armonika
halklarla seğirtir ; coşar
o, korkunç bir yekinmedir buralarda
Hanoyda bir uçaksavar.
İsmet Özel

Şiirle Büyüyen Bir Dünya | http://www.siir.sevdaligul.com