Türküler Vurgunuyum
Seferberlik hikayeleri gibi,
İlk sevda türkülerini de ninemden duydum
Yemen’e gidenlerin gelemeyeceğini de..
Bataryalı radyolardan dinledim,
Türkü gibi sevdaları, sevda gibi türküleri.
Coşkun sevdaların yalnız durgunuyum
Sevda gibi türkülerin vurgunuyum.
Boztepeden yankılanan yanık çoban sesleri
Türkülerle ses verdi tarlalara, tepelere
Kocabayırda uzayan kaval nağmeleri
Alıp götürdü fidan duygularımı ,
Çocuksu sevdalara, hep bir yerlere
Coşkun sevdaların yalnız durgunuyum
Sevda gibi türkülerin vurgunuyum.
Nida Tüfekçi’nin “Cemalim”i söyleten bağlamasında
Alkanlar içinde kaldı duygularım
Ezgiler beni çağırdı, ben yürüdüm türkülere
Türkülerle kavrulur, türkülerle yanarım.
Ne “mahur beste”ye küs, ne şarkılar dargınıyım
Kara sevdalar değil, türküler vurgunuyum.
Geçer yıllar, ömürdendir geçen yıllar
Türkülerin dallarına takılır hatıralar
Türküler bize çağırır tâ uzaklardan.
“Dünya yalan, ayrılık var, ölüm var”
Yüce dağdan aşmış yol yorgunuyum
Kara sevdalar değil, türküler vurgunuyum.
Ey kaşları kara, gözleri ela,
Sen saldın beni haldan hallara
Şarkılar kalsın bir başka bahara
Fırtınası dinmiş sular durgunuyum
Şarkılar değil, türküler vurgunuyum
“Hastane önünde incir ağacı”
Gönüllerde yankılanır acı acı
Sen gençliğine, ben sana duacı
Acıları kimlik yapmışların durgunuyum
Yüreklere kor koyan türküler vurgunuyum
Yahya Kemal Beyatlı
Şiirle Büyüyen Bir Dünya | http://www.siir.sevdaligul.com