Rüzgarın Islığı
Her ne kadar ziyana uğramış yağmur günlerinin ardından yas tutmamış olsam da
Beni yaza götürecek bir rüzgarın esişine inanamadım hiç,
Onlarca defa yüreğimde bilediysem sevginin o sonu gelmez akşamlarını,
Her sabahında ihanetsizce uyandım geçen gecenin hatrına,
Ve bunu bilebilmek için pek az insan kırmaya çalışsa da önyargı halkalarını birer birer
Benimle birlikte ve bana rağmen,
Yine de bir ağacın eksik olduğundandır duyduğum melankolik bir besteyi andıran gözlerimdeki hüzün,
Yıllardır yanıbaşımdan, gözbebeklerimden eksilmeyen, eksilemeyen, eksiltemediğim....
Değişik kıtalarda yaşatmaya çalışıyorum artık yıllar öncesinde öldürdüğüm ümitlerimi, tek bir dine, bir dile esir olmasınlar diyedir kimbilir, pek az şeyi sorguluyorum artık..
Sorgulamanın ekşi tadı damağıma pelesenk vurduğu günden bugüne..
O günlerden bugüne çok değişti akan suyun nehri, ama ben hala yıkanabiliyorsam aynı suda iki kez, ve aynı ben olarak,
Tarihin önünde ayağa kaldırarak celladı, ipi boğazıma geçiriyorum artık,
Yargılayarak tüm insanlığı son defa, öncesiz ve sonrasızca...
Tıpkı geçen gecenin sabahında öldürdüğüm gibi hüznün melankolik yağmuruna tutulmuş yas şarkılarını....
Bestesiz bir şarkı olarak geçirdim hayatımın son notasını,
O notayı benden çalanlar, ve o notanın çalışında dans edenler zevk-ü sefa içinde bir kez daha,
Yoksa ben yargılamadım mı kendimi son bir kez daha?
İpi boynuma geçireceğime o son bestesiz notamı mı idama davet ettim dansa davet edeceğime beni reddeden ahmak eski sarışın dostumu, dostumdan başka da algıladıysam da hep,
Bir önyargı halkasına hapsolmuşlardan tiksindim, kendini geçemeyen, o yüce zamana ulaşamayanların basitliğine şaşırdım kendi gücümle bir kez daha övünerek....
Kendimi ölürken sevmeye başladım, ölümden geliyorum, yaşamayı ağaca asıyorum....
Gözlerimi bir ufka fişekleyerek, en son defa..

Mustafa Özgür Özdemir

Şiirle Büyüyen Bir Dünya | http://www.siir.sevdaligul.com