keşke
çiçek gibi büyüttük içimizdeki sevgiyi
fikrimin ince gülü ömrümün türküsüydün
bir söz söylenmesin coşardı gönüller
dokunamadığımız kör düğümdü hasretlik
ben ankara semalarında bir delikanlı
sen gurbet yollarında bir sevdalı...
ben sana hasret gelecek hazırlarken
sen bugünün telaşında bir garip çiçektin
demiştim, çiçek sensen toprak benim
beslerdim seni olmasaydı bu zulüm
demiştimki arı sensen çiçek benim
verirdim sana balımı hesapsız gülüm
ankara semalarında kanayan bir yara
sel suyu sebep değil bu tarumarlara
kanıyor diyorum kanıyor be anlasana
sensizlikten hasretle açılmış bu yara
ankara.. ahh eski dostum cancağızım...
nasılda anlayamadım seni bıraktım...
rüzgarların çığlık atardı sokaklarında
şimdi anlıyorum sokağındaki bir yara.
şebnemin yandığı o mor salkımlı sokaklar
mor salkımlı sokakmıydı şebnemsiz olan
şebnemmiydi mor salkımlı sokaksız kalan
ve benim gibi sevdalısına susayıp kanan!
yanar, yanar.. seninle dinerdi gönlüm
demeseydin o yalanları ölmezdik gülüm
keşkeler sardı etrafımı sonunda zulüm
keşke ölmeseydik, yaşasaydık be gülüm
şimdi nerde bulacağım hayatın anlamını
derlerki insan yaşayamaz kalmadımı tadı
hiç olurmu kış baharsız? kalırmı tadı?
ebedi kalacakmıki gönlümdeki tılsımın adı
vardı gönlümüzde büyük garip bir telaş
demekki aşkımız için verdik biz savaş
gelmişiz yolun sonuna bittimiki bu aşk
keşke be keşke, keşke bitmeseydi bu savaş
Ercan Biçer
Şiirle Büyüyen Bir Dünya | http://www.siir.sevdaligul.com