Gitmeme
Gece, hükmünü sürdüğü o geniş gökyüzünü hiç gitmemeliydi.
İçime ilaç olmazdı o ışıyan hayin, gerçeğin o kesin yüzü.
Bitmemesi gereken o sonu olmadığını düşündüğü vade,
Bitmesinin gerektiğinden bir an bir dakika önceydi
ve ikisinde aynı gerçeğin o kusursuz soğuk acısını garipseyerek izliyordu.
Gitme! demek Git demek daha zordu,
İşini korkunum soğuğunda titreyerek yapan
Ses tellerim, soluğum ve dilim için.
Gitmek, ne gitme gibiydi ama kaybolan selüeti
Acıyı bir kez daha ayağa kaldırmaya yetmiş olmalıydı ...
O imkansızın deli fırtınasına kapılmış,
Çılgın gemide korkmayan cesur tayfa.
Bense geçmişin herşeyi ellerinden alıp,
hatıraların büyük mezarlığına koymuş,
yıkılmış viran limanın sessiz kulübesindeki şarapçı bekçi.
Belki içinde bir kuru dalın çıtırtısı vardı o narin gövdenin.
Belki görmedi gözlerimdeki gözünün o arası karanlık kapısını.
Belki ... Belki ... Belki ...
Bilmemenin geniş sisli kara ormanında
Binlerce belki ağacının bir anda dikilmesiydi bu zayıf kelimeler.
Ama bu sefer yoktu o yanına yansalandığım sağlam ağaçlar.
Yoktu dayanağım korkunu çölünde,
Her kum tanesinin verdiği an acısına ....
Şimdi o kadar uzak ki gözümden, ruhum kadar
Her geçen gibi bu handa mutluluk da sadece bir misafir
ve kendi rüyasının izini sürüyordu.
Korkmaktı o kimsesizliğin ödün vermez yalnızlığından
Bu gitmenin fırtınasından sonraki kent
Yine akşamı beklemek geliyordu kendimin o karmaşık zihine
Akşamı, geceyi ve sabahı, defalarca ...
Dönmenin bekleyişine yandaş olurcasına
Kısa bir andı, huzur nefesini içime çektiğim,
Ciğerlerimin hatrına, kimsesizliğin havasız odasında.
Bu gidişin sonu nefessizlik, korku, yıkık
Ama benim gitme diyecek ne mecalim ne de cesaretim var artık
Gitmeliydi ama gövdem titrememeliydi.
Bende olmalıydım zaferin o acı olan tatlı şarabını içenlerde,
Ama yoktu içimde korkudan başka bir şey
Osman EROGLU
Şiirle Büyüyen Bir Dünya | http://www.siir.sevdaligul.com