Bin Yıllık Sevgi
1)

Bin yıldır yolunu bir bir beklediğim, sen
Eyy Orta Asya yaylarında yalnız bıraktığım kısrak
Bin yıl daha yolunu bekleyecek olduğum, sen
Eyy Kaşgar dağlarında gözlerimle okşadığım
hayalini Anadolu?ya getirip içimin diyarına yaydığım
dişi kadın, gel artık, yetmedi mi bunca yol beklediğim

Horosan?dan geçerken atımın yelesinde oturan, sen
Malazgirt?e girdiğimde öncülüğümü yapan, ülküm
Eyy Bişkek saraylarında yalnız bıraktığım kadınım
Sevgini ektim tüm Anadolu?ya, adım adım
Eyy Tibet doruklarında kokladığım çiçeğim
Yetmedi mi meyvelerini toplamaya beklediğim

Bin yıldır yolunu diyar diyar gözlediğim, sen
Eyyy Altay dağlarında belek belek saçlarını ördüğüm
Bin yıl daha geçse yine sevecek olduğum yavuklum
Kafkasların sarp dağlarından Arap yarımadasına kadar
Anadolu?dan Alp dağlarına kadar arkasından koştuğum
Şimdi ise Kuzeyin soğuğunda, koynumda ısıttığım, sen

Eyyy düşlerimin çırılçıplak, örtüsüz, kusursuz KADINI
Yetmedi mi gök kubbeyi inleten çığlıklarla çağırdığım adını...!

2)

Selam sana eyy aşk tanrıçası
Babil çöllerinde
asma bağların amazonu
Asya´dan Avrupa´ya sevdamı taşıyan kısrak

Yatağıma ığıl ığıl, dalga dalga, aşk çarşafı seren
girip gizlice yüreğime, boş kalan tahtına oturdun
İstanbul Boğazı?nda beni boğazlayan hatun
gönlümde şiir toplayıp, şiir deren, KADIN, selam

Selam sana, eyy Roma´ya giden
tüm yolları kesen Cleopatra
Özgürlük cepheme şelek şelek
mermi taşıyan KARA FATMA
Ortadoğu?nun ilk ve tek madonnası AYŞE´m
aşkının nar´ına yandım, sevdana öldüm ben

Gel, dirilt beni, diriltebilirsen, KÜLLERİMDEN...!

20.05.2003

Muammer Çelik


Muammer Çelik

Şiirle Büyüyen Bir Dünya | http://www.siir.sevdaligul.com