balık aklı işte...
balık aklı işte...
öylesine özgür dolaşırkı
gökyüzünden aldığı
maviliğin derinliklerinde
öylebir hızlı kıvrılırki
sanki sonunu getirecekmiş gibi
bütün denizin.
balık aklı işte
hep böyle özgürce kıvrılabileceğini sanır
bir an durur
ve öylebir koşarki özgürlüğünden aldığı güçle
binbir renk
renktaşına takılır gözleri
yanlarından kıvrılır usulca
hep bir yerelere yetişme çabası içinde
çoğu zaman renktaşlarıyla doyuruverir karnını
balık aklı işte
dargeldiğinde onca derya
mavinin kaynağına salar kendini
çok direnemez
hoooooop
yine geldiği yere
yeni bir dunyayı keşfettiğini sanır hep
bilmezki özlemle görmek istediği dünyada
rakı sofralarında kederlere unutulmak istenenlere
piknik alanlarında güzel bir hafta sonu geçirmek isteyenlere
yada rakımı yüksek bir dağ başında zirve keyfi yapanlara meze olacağını
balık aklı işte
özgürlük sarhoşluğunda büyütür
fosforlarını
pullarını
elimden nasılda kayıp gitmişti ilk yakaladığımda
küçüktüm
hala öyleyimya
tuttuğumu sandığım anda
kayıvermişti elimden
daha o zamamanlar
adını "nazlı" koymuştum
daha o zamanlar bile
hep içimde bi yerlerde
bir canlı diğer bir canılıyı nasıl öldürürde yer
dedeme sormuştum
onbaşı derdi bana
çok severdi beni
yaşama sevinciydim ben onun için
onbaşı
ayakta kalmak istiyorsan
birilerini yemek zorundasın
hayata açılan ilk penceremdi benim
onunla çoğu şeyin farkındalığına vardım
uzun zaman parasını denkleştrmeye çalışarak
alabildiğim sazımı
evin duvarında parçaladığında babam
tıpkı dunyaya isyan edermişim gibi
dedem çıkagelmişti bir hızır gibi
sanki dağlara siper etmişti kendini
onbaşı derdi bana
hırsızlığıda bil ama yapma
uzamasını istemezdi saçlarımın
sorardım
yediklerin saçlarını değil boyuna aklına gitsin derdi
odun külüyle saçlarımızı yıkardık
önünde yürümemi çok severdi
havadan bahanelerle gezmeye çıkardık
şimdi anlayabiliyorum
tarifsiz bir haz yaşadığını
dedecim
ayakta kalabilmek için diğerlerini yemek zorundasın derdinya
ben onu yapamadım
ben senin onbaşınım yine
herne kadar arada takılıyorsamda
köhnemiş gelgitlerin kancalarına
atıveriyorum kendimi yine
rengini gökyüzünden alan
masmaviliğin derinliklerine...
mehmet selim bataroğlu

Şiirle Büyüyen Bir Dünya | http://www.siir.sevdaligul.com