AKROSTİŞ
Alnındaki kara leke, mazlumların kanıdır.
Mahşere dek silinmez, silinir sanma sakın,
Ey! Lanetlenmiş bir kavme köle olmuş köhne dev,
Rahmetinden uzaktır, muhakkak ki Allah?ın
İblislerin, şeytanların yönettiği ülkeler.
Kokuşmuş düzenlerin kan emici bekçisi,
Ağzı kanlı cücenin, aşağılık metresi.
Topla gel neyin varsa, topla gel, tüfekle gel,
Esfel-i beşeri çağır; Nemrudunu, firavunu.
Riyanla gel, yalanla gel, bin bir desisenle gel,
Ölen varsa uğrunda, söner mi hayrulbeşer?
Rüzgar ol, kasırga ol, ne istersen onu ol,
İslam?ı söndürmeye bulamazsın yine yol.
Sisler ardında güneş, küller altında ateş,
Tutuşurken gönüller, yükselir yavaş yavaş.
Bir yanda kara İblis, bir yanda kanlı katil,
İnsanlıktan bihaber, vicdansız üç beş sefil,
Rabbimin son nurunu boğmaya uğraşıyor.
Üzülme; aksa kanın, derya olsa göz yaşların,
Lalezardır senin için, cennetlerdir mekanların.
Korkma; iman denen nur ne söner, ne söndürülür,
Esfel-i Beşer gelse; ne ölür, ne öldürülür.
Dünya dursa, güneş sönse, Nur-u İslam yine sönmez,
İsimler unutulur, şehitler unutulmaz.
Rabbim katında şanın, pek yücedir makamın.
EDENLER BULUR ELBET, TAKDİR-İ İLAHİDİR BU
DÖNER DE KUDUZ KÖPEK, ISIRIR SAHİBİNİ.
ÜFLENEREK SÖNER GÜNEŞ, YIKILIR BELKİ EVREN
YIKILMAZ DİN-İ MÜBİN, UĞRUNDA ÖLEN VARKEN.
Bilal ÇAKMAK
Şiirle Büyüyen Bir Dünya | http://www.siir.sevdaligul.com