Yürüyüşüm
Sokaklarda hızlı adımlarla yürürüm.
Sağıma soluma bakamdan.
Dostlar geçer,
Düşmanlar geçer,
Farkında olmam.
Hep arkamdan laf edilir.
Ne kadar kibirli yürüyüşü var,
Burnundan kıl aldırmıyor diye.
Ama ben dalgın ve hızlı yürürüm.
Ne kibrim var ne havam.

Gezinirken bile sokak aralarında,
Bir yere gidiyormuş edasıyla,
Hızlı ve dalgın yürürüm.
Yürürüm ıssız ve sessiz sokaklarda,
Yürürüm kalabalık caddelerde.
Bir sebebi yoktur aslında,
Hızlı ve dalgın yürüyüşümün.
Tamamen ayaklarımın suçudur bu.

Geçenlerde yine laf olmuş,
Karar verdim,
Ertesi gün sakin bir eda ile,
Etrafımı dikkatle inceleyerek,
Dosta düşmana selam vererek yürüdüm.
Düşmanım burnundan kıl aldırmadı.
Dostlar birkaç dakikamı aldı.
Ayaküstü iki laf ediverdim.
Kiminin sorularını yanıtladım,
Kimine temkinli cevaplar verdim.
Hepsinin bir derdi var,
Yaşama, insanlara, çevreye dair.
Düşündüm aynı dert bende de var.
Üstelemedim hiç birini.
Farkında mısınız bilmem!
Dostların dedikodusunu ediyorum.
Düşmanlara kibirli diyorum.

Ümraniye, 2000


Yusuf ÇOBAN

Şiirle Büyüyen Bir Dünya | http://www.siir.sevdaligul.com