GİTME GEL




YOLUN SONU
Bu bir yol hikayesi
Uzun ve karanlık bir hikaye
Ne acıdır ki ortada bir ayrılık var
Hikayeyi hüzünlü kılanda bu olsa gerek...

Mevsim sonbahar aylardan kasım
Sararan yaprakları peşinden kovaladığı
Sanki ayrılığı ifade eden
Ilık yağmurlar yağıyordu İstanbula
Ve ben yola koyuldum
Uzun ve karanlık yollara.
Benki hayatının baharında
Ve hiç gurbete çıkmamış ben
Kısa süreli ayrılıklarım oldu
Ama bukadar uzun sürelisi
Aklıma gelmemişti bu kadar erken geleceği
Ayrılmasına ayrıldım ya
Anamdan babamdan
Ayrılamadım bir türlü
Karımdan çocuğumdan
Benim kitabımda yazmazdı
Canımı,kanımı geride bırakmak
Lakin hayatımda açacağım yeni sayfanın
İlk satırı bu oldu.Ayrılmak..
Kim korkar kurşundan,silahtan,savaştan
Ben masum bakan bir çift gözden korkarım
Ölüm neymiş azrail benden korksun
Daha ne olduğunu anlamadığı üç yaşından korkarım
Gözümden akarken kan damlaları
Zaman uzaklığı saat ise
Ayrılığı gösteriyordu
Hayatımda hiç sevmediğim
Ama yapmak zorunda bırakıldığım
Bir şeydi vedalaşmak
Ne kadardı?
Yada ne zamana kadardı?
Acaba dönüşü varmıydı?
Bilmiyorum ama gidiyorum
Yalnız,tek tabanca
Yalansız hayatımda
Gerçek birbuçuk sene daha
Son bir el öpüştü anamın babamın
Son vedaydı gardaşlarımın
Sarılıp kokladığım karımın
Kucaklayıp öptüğüm çocuğumun
Ve artık ağlıyorum
Galiba ayrılık bu olsa gerek.....



ERHAN ÇERİ

Şiirle Büyüyen Bir Dünya | http://www.siir.sevdaligul.com