AŞKIN DÜŞTÜĞÜ YER YANGIN

Aşklara vurur bülbülüm, yuvalandı
gülüşün can sıcaklığım üşüdüğümde,
soluğumuz ateş
savur küllerimi

fısıltılar kulağımda,
lodos ıslıkları
yağmurlarda sevgi buluşmaları
aşkın düştüğü yer?
yangın
yalnızca nefesin dindirebilir volkanımı
rüzgarın yarama süründüğüm merhem

bilki derin kuyularında hasretimin suyu sensin
ve nasılsan öylece gel salınışınla
ırmakların sesiyle serenatlar dökülsün kulağıma
gözlerinin içinde bir tutam yıldız kalayım

tutsak bir rüzgarım,
fırtınalarda çırpınan ışık
karlı dağlarda uzak bir ses
bir anıyım şimdi bu uzak kentte
kuşların göçtüğü mevsimlere benziyor yüzüm
ömrümün bütün meyvelerini silkeledi yaşam

bin acıyı sırtıma vurdum
saçlarıma karanfil eken yıldızlardan
sahipsiz mezarlıklar ülkesinde
çıplak dolaşıyorum
içinden kırılmış bir gölge
başka hangi duvara yaslanılır aşktan öte
ve nasıl dayanır acılar
sevinçler yoksa

utangaç yıldızım yaslı gelinim,
sorma beni
baktığım her pencerede doğulu ezikliğim
yurdundan kovulmuş bir şairim
bu aşkla türküler tutuşur içimde

şimdi uzak kentte ateş ile közlenip
çoğalan yalnızlıklarla yeryüzüne dağılıyor yüreğim
zemherinin ortasında kanatları üşümüş serçe
nereye uçsun, bir umut yoksa kanadında

bende başlasın bu ateş sende bitsin
aşktan öte ne varsa yüreğime savur gitsin
gecelerin uzun kirpiklerine yalnızlığım



gün ışığıyla işledim bir çiçeği
koparıp göğsümün üstüne bastırıyorum her akşam
dindirsin diye yüreğimdeki özlemi
aklıma düşerken ülkem




KASIM 2004 YUSUF


yusuf uygar

Şiirle Büyüyen Bir Dünya | http://www.siir.sevdaligul.com