Ahiret Kapısında
Seni seviyorum diyemedim yüzüne karşı hiç
Bunu bende biliyorum
Yeşil gözlerine bakıp elini tutamadım
Dans edemedim seninle
Öpemedim seni yanağından başka
Seni seviyorum
Ama sadece uzaktan
Sadece görebiliyorum seni
Ama sadece rüyamda
Sarı saçlarına dokunmak hayal benim için
Karşılaşma ihtimali bile çok şey benim için
Sevseydin beni benim seni sevdiğim gibi
Bir ömür boyunca
Ben aşkının aptalı
Sen dört yapraklı bir yonca
Seni hapsettim kalbime
Bir ömür boyunca
Suçun terketmekti beni kızınca
Sen kalbimde müebbet hapis
Ben gardiyanım kapında
Görebilsem seni bir daha
Konuşabilsem seninle
Konuşamadığım gibi tam dört yıl boyunca
İmkansız bunlar artık aradan yıllar geçti
Ben uzun sakallı pis bir dilenci
Sen sarısaçlı bir hanımefendi
Ben donuk gözlerle sana bakan bir avare
Sen yeşil gözlü kara bir inci
Ben çıplak ayaklı üşüyen bir adam
Sen uzun kürkünle iniyorsun arabandan
Ben dilenerek aldığım ucuz şarabımdan
Bir yudum daha alıyorum
Sen pahalı uzun sigarandan
Bir nefes daha çekiyorsun
Her akşam köşkünün kapısındaki
Uzun saçı ve sakalı olan pis dilenciye
İnce narin ve bir zamanlar
Öptüğüm tuttuğum ellerinle
Bir şarap parası daha veriyorsun
Beni tanımıyor bilmiyorsun
Hayatın boyunca yaptığın gibi
Beni hem sevindiriyor
Fakat bir yandanda öldürüyorsun
Sen zengin bir asille evlenmişsin
Ben şişemdeki şarabımla
Sen kocanı bekliyorsun köşkünün kapısında
Bense seni bekliyorum ahiret kapısında

Hakan Koç

Şiirle Büyüyen Bir Dünya | http://www.siir.sevdaligul.com