geçilir karanlık seferlerden,
varılır derinlere
yarin bir tutam saçı kalır ellerinde,
bir tutam kokusu döşeğinde
namussuz pusular kurulur her gece
yalnızlık hançeri saplanır göğsüne
mutsuzsundur artık
anılar yağmalanır
dudakların aralanır,
bir şarkı söylemek için,
söyleyemezsin
yüreğinden üzgün bir kuş havalanır,
nereye gittiğini bilemezsin...
sen perişan...
gece perişan...
her yudumda seni bitiren,
yüreğini bitmeyen çaresizliklere sürükleyen;
yarin elinden içtiğin aşkın şarabı değil artık,
kendi kanındır !...
Oy Ver :
Site Map |
Arsiv |
GoogleBot |
Google |
xml |
dizi |
Webmaster |
Aşk |
xml |
Rss |
- Resimler -
Oyun -
Hadisler -
Dizi -
Geyik -
- Ataturk -
Kaybolan Yıllar -
Sohbet -
Yemek Zamanı -
Komik -
-
Google -
Smf -
vBulletin -
Cep Tel. -
Duyurular -
Secme -
konular-
Son Mesajlar-
Son Konular-
aşk arşivi-
seo arşivi-
Site Arşiv-
Site Haritası-
Video-
Sitemaps txt-
metacafe-
domain sorgula-
Kültür -
Msn Anlık İleti-